İşbu nasıl yazılır TDK ?

İşbu Nasıl Yazılır? Bir Hikaye, Bir Anlam, Bir Söz

Sevgili forumdaşlar,

Bugün sizlerle paylaşmak istediğim bir hikaye var. Hikaye, kelimelerin gücünü, anlamın arkasındaki duyguları ve en önemlisi doğru ifadenin ne kadar önemli olduğunu anlatıyor. Bazen kelimeler, hayatımızı değiştirebilecek kadar güçlüdür. Bir hata, bir yanlış anlam, bazen tam da doğru kelimeyi bulamamak... İşte bu yüzden "işbu" gibi basit bir kelime, ne kadar derin bir anlam taşıyabilir?

Hikayemi okurken, belki siz de kendi düşüncelerinizi bulur, kelimelerin gücüne dair yeni bir farkındalık kazanırsınız. Okumaya başlamadan önce, bir çay almayı unutmayın; çünkü bu hikaye kalbinize dokunacak.

“İşbu” Kelimesiyle Tanışan İki Farklı Dünya: Ali ve Zeynep

Ali, bir iş adamı, çözüm odaklı bir insan. Her şeyin bir yolunu bulmaya, her sorunu adım adım çözmeye alışmış. Onun için hayat, bir iş planı gibi, düzenli ve mantıklı bir şekilde işlemeli. Ali’nin dünyasında her şey yazılıdır, her şey hesaplanmıştır. Hatta bir gün, bir sözleşme hazırlarken "işbu" kelimesiyle karşılaştı. Bu kelime ona garip gelmişti; neden sadece “bu” demek yerine “işbu” denmişti? O an bir şeyin eksik olduğunu hissetti. Hızla araştırmaya koyuldu, çünkü her kelime, her nokta, her virgül yerli yerinde olmalıydı.

Zeynep ise tam tersiydi. Empati dolu, ilişkiler kurmayı seven, her kelimenin altındaki anlamı hisseden bir insandı. Her şeyin bir duygu ve bağlamı olduğuna inanır, kelimelerle insanlara dokunmaya çalışırdı. Zeynep, Ali’nin sık sık karşılaştığı "işbu" kelimesine her zaman hassasiyetle yaklaşır, aslında bu kelimenin derinliğini çok iyi anlardı. Zeynep, bir gün Ali’ye şöyle demişti: "Bazen kelimeler, sadece anlamdan çok daha fazlasıdır, Ali. Onlar bir hissiyat, bir atmosfer taşır."

Ali bu sözleri duyduğunda pek anlamamıştı. Ama Zeynep, "işbu" kelimesinin ne kadar önemli olduğunu anlatacak kadar sabırlıydı. Zeynep, Ali’ye kelimenin kökenini, Türkçedeki dilsel evrimini ve anlamındaki derinlikleri bir bir açıklamaya başladı. "İşbu" kelimesi, çok eski zamanlardan bu yana hukuk dilinde, resmi yazılarda kullanılagelmiş bir terimdir. Ama Zeynep, daha da fazlasını anlatıyordu. Ona göre, "işbu" kelimesi, bir şeyin kesinliğini, resmiyetini, şiddetini ve içeriğini ifade eden bir bağlamda kullanılıyordu.

Kelimelerin Gücü: Ali’nin Dönüşümü

Zeynep’in sözleri, Ali’nin kafasında bir ışık yaktı. Ne de olsa, her şeyin bir anlamı vardı, ama bu anlamı gerçekten derinlemesine kavrayabilmek için bazen duyguları da birleştirmek gerekirdi. Ali, iş dünyasında her zaman stratejik düşünmüş ve çözüm odaklı olmayı tercih etmişti. Ama Zeynep’in bakış açısını biraz daha içselleştirmeye başladıkça, kelimelerin de duygusal bir yönü olduğunu fark etti. “İşbu” kelimesinin resmi bir şey ifade etmekle birlikte, aynı zamanda bir duygu ve bir sorumluluk taşıdığını anlamaya başlamıştı.

Zeynep’in yaklaşımı, Ali’nin kafasında bir çözüm getirdi. "İşbu", bir şeyin resmiyetini belirlerken, aslında o şeyin taşıdığı tüm duyguyu da anlatıyordu. Bir anlamın içinde bazen, kelimenin arkasındaki duygular kaybolabilir. Fakat Zeynep, her kelimenin bir insanın dünyasını açığa çıkardığını, kelimelerle duyguları da aktarabileceğini vurguladı.

Kelimeler ve İletişim: Birlikte Hissiyat Yaratmak

Zeynep ve Ali arasında geçen bu konuşma, ikisinin de bakış açılarını dönüştürdü. Ali artık daha duyarlıydı, kelimelere ve onların taşıdığı anlamlara. Zeynep ise daha stratejik bir düşünce tarzını kucaklamıştı. Her ikisi de farklı dünyalardan gelmiş olsalar da, kelimeler üzerinden bir köprü kurmayı başardılar. "İşbu" kelimesi, onların ilişkilerinde sadece bir sözleşmenin ifadesi olarak kalmadı; aynı zamanda birbirlerinin dünyalarını anlama ve birbirlerine daha yakın olma yolunda bir adım haline geldi.

Bir gün, Ali Zeynep’e teşekkür etti. “Sana ne kadar teşekkür etsem azdır,” dedi. “Bu küçük kelimenin derinliğini öğrenmek, hayata başka bir açıdan bakmamı sağladı.” Zeynep gülümsedi, çünkü bazen en küçük bir kelime bile bir insanın dünyasını değiştirebilir, düşündürtebilir, dokunabilir.

Forumda Paylaşabileceğiniz Hikayeler: Sizin Perspektifiniz Hangi Duyguyu Taşır?

Siz de kendi hikayelerinizi paylaşırken, bir kelimenin taşıdığı anlamı ne kadar derinlemesine hissediyorsunuz? Sadece bir anlam ifade etmekle kalmayıp, o kelimenin sizin için hangi duygu ve hissiyatları barındırdığını hiç düşündünüz mü?

Kelimeler, bazen sadece bir araç değil, duygularımızı ifade edebileceğimiz birer köprü olabilir. İster çözüm odaklı bir yaklaşım benimseyin, ister empati ve ilişki odaklı bir bakış açısı geliştirin, kelimelerin gücü her zaman etkileyicidir. Siz hangi kelimeleri, hangi duygularla kullanıyorsunuz? Hangi kelimeler sizin hayatınıza dokundu?

Hikayemizi okumaktan hoşlanmışsanız, siz de yorumlarınızı paylaşın. Kendi perspektifinizle hikayemize katılın.
 
Üst