Artan girdi maliyetleri sebebi ile yumurta meblağlarının yükseldiğini fakat yükselen fiyatlara karşın kâr edemediklerini anlatan Birbay Rahmet, bu bahiste tahlil üretilmediği takdirde kümes hayvancılığı ve yumurta üretimi konusunda önümüzdeki süreçte önemli meşakkatler yaşanacağını söz etti.
“SEKTÖR, DÖNEM FİNALİNE GERÇEK GELİYOR”
Birbay Rahmet, bölüme yönelik kalıcı tahlil adımlarının atılması gerektiğini belirterek şunları söylemiş oldu:
“Geçen yıl temmuz ayında Elâzığ’da 3 tane işletme olarak faaliyetlere başladık. Faaliyetlerimizde kısa müddette âlâ bir biçimde marka kıymeti yüksek olan firmalarla çalıştık. Muhakkak bir marka edindik. Lakin artan maliyetler, elektrik maliyetleri, işçi girdileri ve bundan daha sonra meydana gelen Rusya-Ukrayna krizi, bilhassa yemin hammaddesi olan soyanın çok derecede kıymetlenmesi, dolar kurundaki artışlar ve öbür girdilerden dolayı, daha evvel birinci kurulduğumuz periyotta kazandığımızın neredeyse yüzde 10 oranında kâr yaparak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Piyasada kesim, dönem finaline hakikat geliyor. Zira yaz aylarında köye gittiği için millet, köylerde yumurta tavuğu alan köylülerimiz fazlalaşır. Fazlalaştığı için kent merkezinde yumurta tüketimi azalıp köy merkezinde yumurta tüketimi ve üretimi birebir biçimde paralel olarak artmakta. Biz de bundan dolayı kent merkezinde günlük örnek veriyorum 500 koli yumurta satabiliyorsak, 300 koliye iniyor. Bu, 300 koliye indiği vakit da bizim maliyetimiz düşmüyor. Maliyet birebir, satış olmadığı için fiyatlarda da muazzam bir biçimde düşüş var. Bundan dolayı biz ve bizim üzere üreticiler, Elazığ’da yaklaşık benim bildiğim kadarıyla 12 tane işletme şu anda tavuklarını kesip kesite veriyorlar. Bu da ülke iktisadı açısından kıymetli bir ziyan demektir.
“YUMURTA ÜRETİMİNİN ARTMASI LAZIM Kİ FİYATLAR DÜŞSÜN”
Yumurta üretimin artması lazım ki fiyat düşsün, rekabet olsun. Rekabetin olmadığı yerde monopolleşme olur, bunun en büyük niçini yem fabrikalarıdır. Yem fabrikaları da dışa bağımlı soyaya bağlı olduğu için soya ve başka hammadde mısır olsun başka kullandığı eserlerde dışa bağımlı olduğu için, dolar kuru ile aldığı için onlar piyasayı belirliyor biz onların hamallığını yapıyoruz. bu biçimde giderse bizim üzere üreticiler de organik ve gerçek sağlıklı yumurtayı halkımıza yedirmek yerine daha steril olmayan ortamlarda depo mallarını büyük tanzim marketlerde halka rayiç bedellerin fazlaca üzerinde, onların kâr etmesi bizim ziyan edeceğimiz biçimde bir sisteme gerçek gidiyoruz. İlgililerden bu hususta yardım bekliyoruz.
“YEM FABRİKALARI MONOPOLLEŞMİŞ DURUMDA BİZ BU MEVZUDAN ÖTÜRÜ DAYANAK İSTİYORUZ”
Dediğim üzere geçen yılki girdi maliyetleri ile bugünkü girdi maliyetleri içinde dağlar kadar fark var, Bir yumurta işletmesinde elektrik en büyük girdidir. İşçi girdisi, yem girdisi. Yemdeki artış esasen yüzde 100’ün üzerinde. Devletimiz her ne kadar da bu hususta bir fedakârlık yapmaya çalışsa da özel bölümün elinde olan yem fabrikaları piyasayı belirliyor. Bunlar da neye bakılırsa yapıyor? Biz anlamış değiliz. Dolar kuru diyecekler, dolar 18’den 13 liraya geldi. bu biçimde yemi düşürün, yem düşmüyor. Bu sefer de mazeret ettikleri yakıt. 23-24’den 20’ye düştü bir daha indirmiyorlar. bu türlü şayet devam ederse şu an bölgemizde 10-12 tane çiftlik tavuklarını kesimhanelere verdi, daha da verecekler. Yani üretim düşecek, fiyat bir daha artacak, olan bir daha vatandaşa olacak. Biz devletimizden bu mevzuda dayanak istiyoruz. Dayanak isterken maddi olarak değil. Bize meblağları indirsinler, biz üretimi yapalım önümüze açsınlar. Şu ana kadar devletimiz bize her mevzuda takviye oldu kâfi ki bize önümüzü açsınlar biz yalnızca faaliyet bahsimiz besin, yumurta üretimi bir fırsat verilip bizim için değil ip bizim kesimde olan benim üzere binlerce beşere takviye verildiği takdirde emin olun ki en uygun biçimde en uygun yumurta üretilir. Lakin şu anda devletimizin takviyelerine özel bölüm karşılık veremiyor. Yem fabrikaları monopolleşmiş durumda biz bu mevzudan dolayı dayanak istiyoruz.
“MALİYET ARTIŞI YÜZDE 100’DEN DAHA FAZLA”
Geçen yıl 7. ayın 7’si 2021 tarihinde Elâzığ’da yaptığımız organik işletmede birinci başladığımız periyotlarda bir torba yemin fiyatı 170 TL iken fabrika çıkış fiyatı, şu anda 405 lira. Ortadaki farkı siz düşünün. Geçen temmuz ayında bizim 13-14 liraya mal ettiğimiz yumurta şu anda 38- 39 liraya mal ediyoruz. Bunun ortasında işçi, paketleme ve öbür girdiler hariç. Bunun markete ulaşımını siz düşünün. Geçen yıl elektriği ne kadar alıyorduk, şu an ne kadara alıyoruz? Bu da alışılmış ki dalın geldiği noktada yüzde 100 maliyet artışı demiyorum, yüzde 100’den daha fazla bir maliyet artışı var”
yatırım tavsiyesi içermez
“SEKTÖR, DÖNEM FİNALİNE GERÇEK GELİYOR”
Birbay Rahmet, bölüme yönelik kalıcı tahlil adımlarının atılması gerektiğini belirterek şunları söylemiş oldu:
“Geçen yıl temmuz ayında Elâzığ’da 3 tane işletme olarak faaliyetlere başladık. Faaliyetlerimizde kısa müddette âlâ bir biçimde marka kıymeti yüksek olan firmalarla çalıştık. Muhakkak bir marka edindik. Lakin artan maliyetler, elektrik maliyetleri, işçi girdileri ve bundan daha sonra meydana gelen Rusya-Ukrayna krizi, bilhassa yemin hammaddesi olan soyanın çok derecede kıymetlenmesi, dolar kurundaki artışlar ve öbür girdilerden dolayı, daha evvel birinci kurulduğumuz periyotta kazandığımızın neredeyse yüzde 10 oranında kâr yaparak ayakta kalmaya çalışıyoruz. Piyasada kesim, dönem finaline hakikat geliyor. Zira yaz aylarında köye gittiği için millet, köylerde yumurta tavuğu alan köylülerimiz fazlalaşır. Fazlalaştığı için kent merkezinde yumurta tüketimi azalıp köy merkezinde yumurta tüketimi ve üretimi birebir biçimde paralel olarak artmakta. Biz de bundan dolayı kent merkezinde günlük örnek veriyorum 500 koli yumurta satabiliyorsak, 300 koliye iniyor. Bu, 300 koliye indiği vakit da bizim maliyetimiz düşmüyor. Maliyet birebir, satış olmadığı için fiyatlarda da muazzam bir biçimde düşüş var. Bundan dolayı biz ve bizim üzere üreticiler, Elazığ’da yaklaşık benim bildiğim kadarıyla 12 tane işletme şu anda tavuklarını kesip kesite veriyorlar. Bu da ülke iktisadı açısından kıymetli bir ziyan demektir.
“YUMURTA ÜRETİMİNİN ARTMASI LAZIM Kİ FİYATLAR DÜŞSÜN”
Yumurta üretimin artması lazım ki fiyat düşsün, rekabet olsun. Rekabetin olmadığı yerde monopolleşme olur, bunun en büyük niçini yem fabrikalarıdır. Yem fabrikaları da dışa bağımlı soyaya bağlı olduğu için soya ve başka hammadde mısır olsun başka kullandığı eserlerde dışa bağımlı olduğu için, dolar kuru ile aldığı için onlar piyasayı belirliyor biz onların hamallığını yapıyoruz. bu biçimde giderse bizim üzere üreticiler de organik ve gerçek sağlıklı yumurtayı halkımıza yedirmek yerine daha steril olmayan ortamlarda depo mallarını büyük tanzim marketlerde halka rayiç bedellerin fazlaca üzerinde, onların kâr etmesi bizim ziyan edeceğimiz biçimde bir sisteme gerçek gidiyoruz. İlgililerden bu hususta yardım bekliyoruz.
“YEM FABRİKALARI MONOPOLLEŞMİŞ DURUMDA BİZ BU MEVZUDAN ÖTÜRÜ DAYANAK İSTİYORUZ”
Dediğim üzere geçen yılki girdi maliyetleri ile bugünkü girdi maliyetleri içinde dağlar kadar fark var, Bir yumurta işletmesinde elektrik en büyük girdidir. İşçi girdisi, yem girdisi. Yemdeki artış esasen yüzde 100’ün üzerinde. Devletimiz her ne kadar da bu hususta bir fedakârlık yapmaya çalışsa da özel bölümün elinde olan yem fabrikaları piyasayı belirliyor. Bunlar da neye bakılırsa yapıyor? Biz anlamış değiliz. Dolar kuru diyecekler, dolar 18’den 13 liraya geldi. bu biçimde yemi düşürün, yem düşmüyor. Bu sefer de mazeret ettikleri yakıt. 23-24’den 20’ye düştü bir daha indirmiyorlar. bu türlü şayet devam ederse şu an bölgemizde 10-12 tane çiftlik tavuklarını kesimhanelere verdi, daha da verecekler. Yani üretim düşecek, fiyat bir daha artacak, olan bir daha vatandaşa olacak. Biz devletimizden bu mevzuda dayanak istiyoruz. Dayanak isterken maddi olarak değil. Bize meblağları indirsinler, biz üretimi yapalım önümüze açsınlar. Şu ana kadar devletimiz bize her mevzuda takviye oldu kâfi ki bize önümüzü açsınlar biz yalnızca faaliyet bahsimiz besin, yumurta üretimi bir fırsat verilip bizim için değil ip bizim kesimde olan benim üzere binlerce beşere takviye verildiği takdirde emin olun ki en uygun biçimde en uygun yumurta üretilir. Lakin şu anda devletimizin takviyelerine özel bölüm karşılık veremiyor. Yem fabrikaları monopolleşmiş durumda biz bu mevzudan dolayı dayanak istiyoruz.
“MALİYET ARTIŞI YÜZDE 100’DEN DAHA FAZLA”
Geçen yıl 7. ayın 7’si 2021 tarihinde Elâzığ’da yaptığımız organik işletmede birinci başladığımız periyotlarda bir torba yemin fiyatı 170 TL iken fabrika çıkış fiyatı, şu anda 405 lira. Ortadaki farkı siz düşünün. Geçen temmuz ayında bizim 13-14 liraya mal ettiğimiz yumurta şu anda 38- 39 liraya mal ediyoruz. Bunun ortasında işçi, paketleme ve öbür girdiler hariç. Bunun markete ulaşımını siz düşünün. Geçen yıl elektriği ne kadar alıyorduk, şu an ne kadara alıyoruz? Bu da alışılmış ki dalın geldiği noktada yüzde 100 maliyet artışı demiyorum, yüzde 100’den daha fazla bir maliyet artışı var”
yatırım tavsiyesi içermez