Yeni yılla birlikte peş peşe gelen artırımlarla daha da derinleşen hayat pahalılığına karşı Tüketici Örgütleri Konfederasyonu (TÖK) bir davet açıklaması yaptı.
TÖK Genel Lideri Fuat Engin tarafınca yapılan yazılı açıklamada, maliyet artışları mazeret edilerek ölçüsüz bir halde yapılan fahiş orandaki fiyat artışlarının kabul edilemez olduğunu belirtilerek, 2022 yılında da artırımların zulmünün devam edeceğinin görüldüğü, bu zulme vakit geçirmeden son verilmesi gerektiği vurgulandı.
Artırımların geri çekilmesi daveti yapılan açıklamada, aksi durumda tüketicinin sandıkta gerekeni yapacağı iletisi verildi.
Açıklamanın tamamı şöyleki:
“Ülkemiz 2022 yılına insafsız artırım fırtınasıyla girdi.
Üretimde oluşan maliyet artışları niçiniyle değişikliğe gidildi, mazereti artık kronikleşmiş olup, Güç Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) nın yaptığı açıklamayla 01.01.2022 tarihinden itibaren 150 kw/s elektrik kullanmasına yüzde 52, 150 kw/s üzeri kullanımda ise yüzde 130 artırım yapılması yanında, Boru Sınırları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) ın konutlarda yüzde 25, Elektrik üretiminde yüzde 15 ve sanayi de yüzde 50 artırım yapması tesirleri ve sonuçları itibariyle zulümdür. 01.01.2022 itibariyle köprülerdeki geçişlerin çift istikametli fiyatlandırılması yoluyla yapılan artış ile Avrasya tüneli, yanında Marmaray fiyatlarına ve vergiler/harçlara yapılan yüzde 36,2 fiyatındaki yapılan artışların (vergiler/harçlara son 6 yılda yapılan artış oranı tam yüzde 365 dir.) artık otomatiğe bağlanmış olması iğniçin ipliğe yeni bir artırım furyasının başlangıcı olup akabinde tüketicinin gereksinimlerine yönelik biroldukça temel mal ve hizmeti kapsayacağını da ve zulme dönüşen artırımların devam edeceğini ortaya koymuştur.
Döviz artışı mazeretiyle akaryakıt türevi eserlere daima yapılan artırımlar dövizin düşürülmesiyle yapılması gerekli indirime gidilmeden ÖTV ne mahsup edilmesiyle, tüketicinin aklıyla dalga geçilerek, 2021 yılında yapılan haksız ve fahiş fiyat artışlarının yüzde 100 ü aştığı ülkemizde paramız pula dönmüş ve alım gücü yok edilmiştir.
Öteki yandan 01.01.2022 tarihi itibariyle açıklanan fahiş orandaki artırımların maaş artış oranını belirleyecek olan enflasyon oranını etkilememesi için seçilen tarihin fahiş artırımların yapılmasına karşın 03.01.2022 de TÜİK tarafınca aralık ayı enflasyonunu yüzde 13,58, yıllık ise 36,08 olarak açıklaması hayatın gerçekleriyle örtüşmese bile bir daha tüketicinin yaşadığı sorunu azda olsa yansıtmaktadır. Bu enflasyon oranıyla çalışanlar ile emeklilerin alacağı artırım ölçüsünün yapılan artırımlar karşısında bir manası kalmadığı üzere yaşama kısa müddette yansıyacak fiyat artışlarının hayatımıza yansımasını düşünmek bile istemiyoruz.
03 Ocak 2022 itibariyle açıklanacak olan maaş artışları yüzde yüz oranında bile olsa bir mana tabir etmeyecek ve tüketicinin alım gücüne hiç bir katkı sağlamayacaktır.
Yapılan artırımlar tüketicinin yazını da, Kışını da cehenneme çevirmiştir. O denli anlaşılıyor ki 2022 yılında artırımların zulmü devam edecektir. Bu zulme vakit geçirmeden son verilmelidir.
aslına bakarsan Pandemi şartlarının ve döviz artışı mazeret edilerek temel tüketim hususlarına yapılan fahiş orandaki zamların/fiyat artışlarının yarattığı ağır yükün altında her geçen gün daha da ezilen tüketiciler bu artırımlarla artık belini doğrultamaz duruma gelmiştir.
Cumhuriyet tarihinde görülmeyen bu artırımlar, Minimum fiyata yapılan yüzde 50,4 oranındaki artış ve çalışanların/emeklilerin maaş artışları tüketicinin cebine girmeden erimesi manasına gelmektedir.
Toplumsal hukuk devleti olmanın gereği, Anayasanın 172. Hususu ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun maksat 1. hususunda belirtilen ve Üniversal Tüketici Hakları olarak temel unsur ve hedef olarak kabul edilen Tüketicilerin temel muhtaçlıklarının karşılanması hakkı ile ekonomik çıkarlarının korunması, ziyanlarının karşılanması haklarına ait en uygun tedbirleri almak en temel misyonlardan olmak zorundadır.
Tüketicinin sabrını daha fazla zorlamayın ve artırımları kamu faydası açısından geri çekin.
TÖK olarak, pandemi sürecinden, fahiş fiyat artışlarına geçen süreçte tüketicinin mazeretlere değil takviyeye gereksinimi olduğunu ve tahlil üretilmesi gerektiğini tekraren lisana getirdik.
Getirmeye de devam edeceğiz. Artık sabrımızı ZORLAMAYIN.
2022 yılında artırımların zulmü devam etmemesi için zulme vakit geçirmeden son verilmelidir.
Aksi durumda tüketici sandıkta gereğini yapacaktır!!!
HAYKIRIYORUZ ARTIRIMLARI GERİ ÇEKİN!!!”
yatırım tavsiyesi içermez
TÖK Genel Lideri Fuat Engin tarafınca yapılan yazılı açıklamada, maliyet artışları mazeret edilerek ölçüsüz bir halde yapılan fahiş orandaki fiyat artışlarının kabul edilemez olduğunu belirtilerek, 2022 yılında da artırımların zulmünün devam edeceğinin görüldüğü, bu zulme vakit geçirmeden son verilmesi gerektiği vurgulandı.
Artırımların geri çekilmesi daveti yapılan açıklamada, aksi durumda tüketicinin sandıkta gerekeni yapacağı iletisi verildi.
Açıklamanın tamamı şöyleki:
“Ülkemiz 2022 yılına insafsız artırım fırtınasıyla girdi.
Üretimde oluşan maliyet artışları niçiniyle değişikliğe gidildi, mazereti artık kronikleşmiş olup, Güç Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) nın yaptığı açıklamayla 01.01.2022 tarihinden itibaren 150 kw/s elektrik kullanmasına yüzde 52, 150 kw/s üzeri kullanımda ise yüzde 130 artırım yapılması yanında, Boru Sınırları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) ın konutlarda yüzde 25, Elektrik üretiminde yüzde 15 ve sanayi de yüzde 50 artırım yapması tesirleri ve sonuçları itibariyle zulümdür. 01.01.2022 itibariyle köprülerdeki geçişlerin çift istikametli fiyatlandırılması yoluyla yapılan artış ile Avrasya tüneli, yanında Marmaray fiyatlarına ve vergiler/harçlara yapılan yüzde 36,2 fiyatındaki yapılan artışların (vergiler/harçlara son 6 yılda yapılan artış oranı tam yüzde 365 dir.) artık otomatiğe bağlanmış olması iğniçin ipliğe yeni bir artırım furyasının başlangıcı olup akabinde tüketicinin gereksinimlerine yönelik biroldukça temel mal ve hizmeti kapsayacağını da ve zulme dönüşen artırımların devam edeceğini ortaya koymuştur.
Döviz artışı mazeretiyle akaryakıt türevi eserlere daima yapılan artırımlar dövizin düşürülmesiyle yapılması gerekli indirime gidilmeden ÖTV ne mahsup edilmesiyle, tüketicinin aklıyla dalga geçilerek, 2021 yılında yapılan haksız ve fahiş fiyat artışlarının yüzde 100 ü aştığı ülkemizde paramız pula dönmüş ve alım gücü yok edilmiştir.
Öteki yandan 01.01.2022 tarihi itibariyle açıklanan fahiş orandaki artırımların maaş artış oranını belirleyecek olan enflasyon oranını etkilememesi için seçilen tarihin fahiş artırımların yapılmasına karşın 03.01.2022 de TÜİK tarafınca aralık ayı enflasyonunu yüzde 13,58, yıllık ise 36,08 olarak açıklaması hayatın gerçekleriyle örtüşmese bile bir daha tüketicinin yaşadığı sorunu azda olsa yansıtmaktadır. Bu enflasyon oranıyla çalışanlar ile emeklilerin alacağı artırım ölçüsünün yapılan artırımlar karşısında bir manası kalmadığı üzere yaşama kısa müddette yansıyacak fiyat artışlarının hayatımıza yansımasını düşünmek bile istemiyoruz.
03 Ocak 2022 itibariyle açıklanacak olan maaş artışları yüzde yüz oranında bile olsa bir mana tabir etmeyecek ve tüketicinin alım gücüne hiç bir katkı sağlamayacaktır.
Yapılan artırımlar tüketicinin yazını da, Kışını da cehenneme çevirmiştir. O denli anlaşılıyor ki 2022 yılında artırımların zulmü devam edecektir. Bu zulme vakit geçirmeden son verilmelidir.
aslına bakarsan Pandemi şartlarının ve döviz artışı mazeret edilerek temel tüketim hususlarına yapılan fahiş orandaki zamların/fiyat artışlarının yarattığı ağır yükün altında her geçen gün daha da ezilen tüketiciler bu artırımlarla artık belini doğrultamaz duruma gelmiştir.
Cumhuriyet tarihinde görülmeyen bu artırımlar, Minimum fiyata yapılan yüzde 50,4 oranındaki artış ve çalışanların/emeklilerin maaş artışları tüketicinin cebine girmeden erimesi manasına gelmektedir.
Toplumsal hukuk devleti olmanın gereği, Anayasanın 172. Hususu ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun maksat 1. hususunda belirtilen ve Üniversal Tüketici Hakları olarak temel unsur ve hedef olarak kabul edilen Tüketicilerin temel muhtaçlıklarının karşılanması hakkı ile ekonomik çıkarlarının korunması, ziyanlarının karşılanması haklarına ait en uygun tedbirleri almak en temel misyonlardan olmak zorundadır.
Tüketicinin sabrını daha fazla zorlamayın ve artırımları kamu faydası açısından geri çekin.
TÖK olarak, pandemi sürecinden, fahiş fiyat artışlarına geçen süreçte tüketicinin mazeretlere değil takviyeye gereksinimi olduğunu ve tahlil üretilmesi gerektiğini tekraren lisana getirdik.
Getirmeye de devam edeceğiz. Artık sabrımızı ZORLAMAYIN.
2022 yılında artırımların zulmü devam etmemesi için zulme vakit geçirmeden son verilmelidir.
Aksi durumda tüketici sandıkta gereğini yapacaktır!!!
HAYKIRIYORUZ ARTIRIMLARI GERİ ÇEKİN!!!”
yatırım tavsiyesi içermez