Merkez Bankası’nın dünkü PPK’da “kararlılıkla sıkı duruş sürecek” açıklamasına karşın siyasalların düşük faiz isteği niçiniyle yaz sonuna ait bir indirim beklentisi de TL’de bedel kaybını artırıyor.
Fed sonucu öncesi 8.49-8.54 bandında süreç nazarann dolar/TL dün 8.65 civarında günü tamamladıktan daha sonra gece saatlerinde 8.73’e kadar yükseldi.
Dolar/TL saat 08.58’de 8.7150/8.7275 düzeyinde süreç gördü. Birebir saatte euro/TL 10.3709/10.3870 sepet bazında TL 9.5427/9.5568 düzeyindeydi. Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri ise bu sabah birebir saatte 387/392 düzeyindeydi.
Bu sabah prestijiyle global piyasalarda dolar iki ayın doruğuna yakın seyrediyor. Dolar bu tepeyi TL’ye de takviye olan ve yaklaşık bir yıl süren bedel kayıplarının akabinde görüldü. Yatırımcılar faiz artırımları için 2023’ü önnazarann Fed’in açıklamalarının öbür nasıl yansımalarının olacağını kestirmeye çalışıyorlar.
Dolar endeksi iki aydan uzun müddetin en yüksek düzeyi olan 92.010’u gördü ve %1.5 ile haftayı Eylül’den bu yana en yüksek kazanımla bitirmeye hazırlanıyor.
Merkez Bankası (TCMB) ise dün bir haftalık repo faizini beklentilere paralel olarak %19’da sabit bırakırken, enflasyon raporu iddia patikasındaki besbelli düşüş sağlanana kadar para siyasetindeki mevcut sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.
Banka hali hazırda %17 civarındaki enflasyonun üçüncü çeyrek sonu dördüncü çeyrek başında düşüşe geçeceğini öngörüyor piyasanın enflasyonda düşüş beklentisi ise Kasım Aralık ayları öne çıkıyor.
TCMB’nin erken faiz indirimi beklentisinin ortadan kalkması gerektiğine ait açıklamalara karşın yatırımcılar siyasetin düşük faiz istekliliğini de göz önüne alarak kısa vadede faizlerde indirim olacağı kaygısını taşımaya devam ediyorlar. Bu da TL’de kıymet kaybı olarak vakit zaman fiyatlamalara yansımaya devam ediyor. Lakin TCMB bugüne kadar faiz indirimi istikametinde bir adım atmış da değil.
Bankacılara nazaran dünkü PPK’da faiz indirim istikametinde bir sinyal yer almadı. Fakat bir daha de beklentiler TL’de bariz kayıplar görülmemesi halinde bankanın bir an evvel indirime gideceği istikametinde. Bu beklenti de siyasalların düşük faiz istekliliğinden kaynaklanıyor.
İşlemciler faiz indirim beklentilerinin Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında ağırlaştığını belirtiyorlar. Temmuz ayı için de beklenti yer alsa da dünkü PPK daha sonrası bu fiyatlama azalmış görünüyor.
JPMORGAN: RİSK BULUNUYOR
JPMorgan dün yayımladığı raporunda enflasyonda bariz düşüşü Kasım ayında beklediğini ve TCMB’nin PPK notunda atıfta bulunduğu Nisan enflasyon raporu patikasının da benzeri bir patikaya işaret ettiğine dikkat çekerek, “Bu TCMB’nin faizleri yıl sonuna kadar sabit tutmak istediğini gösteriyor. Fakat TCMB’nin faiz indirimine bu tarihilk evvel gitmesi için baskının artmasına yönelik risk bulunuyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın indirim davetine da dikkat çekilen JPMorgan raporunda, birinci faiz indiriminin Eylül ayında beklendiği açıklandı. Bankanın global gelişmeler ve maliyet bazlı fiyat baskıları niçiniyle indirim için daha epey beklemesi gerekebileceğine fakat buna karşın erken bir faiz indirimi riskinin de yüksek olduğuna dikkat çekildi.
Erdoğan Haziran ayı başında katıldığı TRT yayınında “Yani bu hususta ben bir daha birebir argümanın peşindeyim. Hatta bugün de Merkez Bankası liderimizle görüştüm. Yani bizim bir kez faizleri düşürmemiz koşul, onun için de yani Temmuz-Ağustos, buraları bulacağız ki faiz düşmeye başlasın” demişti.
TCMB’nin sıkı duruş açıklamalarına karşın kendi anketlerinde de faiz indirimi beklentileri kuvvetleniyor. İsmi bu ay değiştirilen piyasa iştirakçileri anketinde üç ay ortasında 50 baz puan, altı ay ortasında 250 baz puan ve önümüzdeki 12 ayda yaklaşık 500 baz puan faiz indirimi bekleniyor.
pek fazlaca bankacı TCMB’nin yaz sonunda TL’de yeni bir bedel kaybı trendi olmaz ise sonlu bir faiz indirimine gidebileceğine artık kesin gözüyle bakıyor. Yapılması gerekenin indirime önümüzdeki yıl başlanması olarak görülse de enflasyonun bir daha de 150-250 baz puanlık indirime müsaade verecebileceği istikametinde görüşler siyasi istekleri de göz önüne alarak oluşmuş durumda.
Piyasalarda erken olarak nitelenebilecek sonlu bir indirime siyasalların nasıl bakacağı sorusu da son devirde gündeme daha hayli geliyor. Siyasalların hudutlu indirimi kâfi görüp görmeyeceği ve buna yönelik davetleri önümüzdeki aylarda TL’de bir daha kıymet kayıplarını tetikleyebileceği telaşı de piyasalarda baskı yaratıyor.
AŞILAMA HIZLANIYOR
Türkiye’de koronavirüse karşı son 24 saatte 1.5 milyona yakın şahsa birinci doz aşı yapıldı. Birinci doz aşısını olanların sayısı arka arda üçüncü günde de 1 milyonu aştı.
JPMorgan dün PPK daha sonrası yayımladığı notta aşılama suratına dikkat çekerken 2021 için büyüme iddiasını %6.1’den %6.8’e yükseltti. Bu artışa münasebet olarak Türkiye’nin 2 günde nüfusunun yaklaşık %4.5’ini aşılayabilmesi de bir niye olarak gösterildi.
yatırım tavsiyesi içermez
Fed sonucu öncesi 8.49-8.54 bandında süreç nazarann dolar/TL dün 8.65 civarında günü tamamladıktan daha sonra gece saatlerinde 8.73’e kadar yükseldi.
Dolar/TL saat 08.58’de 8.7150/8.7275 düzeyinde süreç gördü. Birebir saatte euro/TL 10.3709/10.3870 sepet bazında TL 9.5427/9.5568 düzeyindeydi. Türkiye’nin 5 yıllık CDS’leri ise bu sabah birebir saatte 387/392 düzeyindeydi.
Bu sabah prestijiyle global piyasalarda dolar iki ayın doruğuna yakın seyrediyor. Dolar bu tepeyi TL’ye de takviye olan ve yaklaşık bir yıl süren bedel kayıplarının akabinde görüldü. Yatırımcılar faiz artırımları için 2023’ü önnazarann Fed’in açıklamalarının öbür nasıl yansımalarının olacağını kestirmeye çalışıyorlar.
Dolar endeksi iki aydan uzun müddetin en yüksek düzeyi olan 92.010’u gördü ve %1.5 ile haftayı Eylül’den bu yana en yüksek kazanımla bitirmeye hazırlanıyor.
Merkez Bankası (TCMB) ise dün bir haftalık repo faizini beklentilere paralel olarak %19’da sabit bırakırken, enflasyon raporu iddia patikasındaki besbelli düşüş sağlanana kadar para siyasetindeki mevcut sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti.
Banka hali hazırda %17 civarındaki enflasyonun üçüncü çeyrek sonu dördüncü çeyrek başında düşüşe geçeceğini öngörüyor piyasanın enflasyonda düşüş beklentisi ise Kasım Aralık ayları öne çıkıyor.
TCMB’nin erken faiz indirimi beklentisinin ortadan kalkması gerektiğine ait açıklamalara karşın yatırımcılar siyasetin düşük faiz istekliliğini de göz önüne alarak kısa vadede faizlerde indirim olacağı kaygısını taşımaya devam ediyorlar. Bu da TL’de kıymet kaybı olarak vakit zaman fiyatlamalara yansımaya devam ediyor. Lakin TCMB bugüne kadar faiz indirimi istikametinde bir adım atmış da değil.
Bankacılara nazaran dünkü PPK’da faiz indirim istikametinde bir sinyal yer almadı. Fakat bir daha de beklentiler TL’de bariz kayıplar görülmemesi halinde bankanın bir an evvel indirime gideceği istikametinde. Bu beklenti de siyasalların düşük faiz istekliliğinden kaynaklanıyor.
İşlemciler faiz indirim beklentilerinin Ağustos, Eylül ve Ekim aylarında ağırlaştığını belirtiyorlar. Temmuz ayı için de beklenti yer alsa da dünkü PPK daha sonrası bu fiyatlama azalmış görünüyor.
JPMORGAN: RİSK BULUNUYOR
JPMorgan dün yayımladığı raporunda enflasyonda bariz düşüşü Kasım ayında beklediğini ve TCMB’nin PPK notunda atıfta bulunduğu Nisan enflasyon raporu patikasının da benzeri bir patikaya işaret ettiğine dikkat çekerek, “Bu TCMB’nin faizleri yıl sonuna kadar sabit tutmak istediğini gösteriyor. Fakat TCMB’nin faiz indirimine bu tarihilk evvel gitmesi için baskının artmasına yönelik risk bulunuyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın indirim davetine da dikkat çekilen JPMorgan raporunda, birinci faiz indiriminin Eylül ayında beklendiği açıklandı. Bankanın global gelişmeler ve maliyet bazlı fiyat baskıları niçiniyle indirim için daha epey beklemesi gerekebileceğine fakat buna karşın erken bir faiz indirimi riskinin de yüksek olduğuna dikkat çekildi.
Erdoğan Haziran ayı başında katıldığı TRT yayınında “Yani bu hususta ben bir daha birebir argümanın peşindeyim. Hatta bugün de Merkez Bankası liderimizle görüştüm. Yani bizim bir kez faizleri düşürmemiz koşul, onun için de yani Temmuz-Ağustos, buraları bulacağız ki faiz düşmeye başlasın” demişti.
TCMB’nin sıkı duruş açıklamalarına karşın kendi anketlerinde de faiz indirimi beklentileri kuvvetleniyor. İsmi bu ay değiştirilen piyasa iştirakçileri anketinde üç ay ortasında 50 baz puan, altı ay ortasında 250 baz puan ve önümüzdeki 12 ayda yaklaşık 500 baz puan faiz indirimi bekleniyor.
pek fazlaca bankacı TCMB’nin yaz sonunda TL’de yeni bir bedel kaybı trendi olmaz ise sonlu bir faiz indirimine gidebileceğine artık kesin gözüyle bakıyor. Yapılması gerekenin indirime önümüzdeki yıl başlanması olarak görülse de enflasyonun bir daha de 150-250 baz puanlık indirime müsaade verecebileceği istikametinde görüşler siyasi istekleri de göz önüne alarak oluşmuş durumda.
Piyasalarda erken olarak nitelenebilecek sonlu bir indirime siyasalların nasıl bakacağı sorusu da son devirde gündeme daha hayli geliyor. Siyasalların hudutlu indirimi kâfi görüp görmeyeceği ve buna yönelik davetleri önümüzdeki aylarda TL’de bir daha kıymet kayıplarını tetikleyebileceği telaşı de piyasalarda baskı yaratıyor.
AŞILAMA HIZLANIYOR
Türkiye’de koronavirüse karşı son 24 saatte 1.5 milyona yakın şahsa birinci doz aşı yapıldı. Birinci doz aşısını olanların sayısı arka arda üçüncü günde de 1 milyonu aştı.
JPMorgan dün PPK daha sonrası yayımladığı notta aşılama suratına dikkat çekerken 2021 için büyüme iddiasını %6.1’den %6.8’e yükseltti. Bu artışa münasebet olarak Türkiye’nin 2 günde nüfusunun yaklaşık %4.5’ini aşılayabilmesi de bir niye olarak gösterildi.
yatırım tavsiyesi içermez