Nöroloji Kısmı’ndan Uzm. Dr. İsmet Üstün, Covid-19’un beyinde oluşturduğu olumsuz tesirler konusunda ihtarlarda bulundu.
Covid-19’un yalnızca teneffüs sistemini tutan bir virüs çeşidi olmadığını, kalp damar, bağışıklık sistemleri ve bilhassa hudut sistemi üzerinde kalıcı tahribatlara niçiniyet verdiğini aktaran Üstün, şunları kaydetti:
“Bilim dünyası Covid-19 pandemisi daha sonrasında virüsün bedende oluşturduğu tahribatın boyutlarını araştırıyor. İngiltere Oxford Üniversite tarafınca yapılan şimdiki çalışma ise Kovid-19’un beyindeki tahribatını ortaya koydu. Kovid öncesi ve daha sonrası MR’ları karşılaştıran bilim insanları hastalığı ağır atlatanların beyinlerinde yüzde 2’ye varan küçülme, IQ kıymetlerinde düşüş gözlemledi. Araştırma, hastalığı yavaşça atlatanlarda ise beynin koku, hafıza, karar verme üzere fonksiyonlarında kilit taşı olan gri unsurda bariz azalma saptadı. Araştırmacılar beyindeki bu tesirlerin kalıcı olup olmadığına dair datalara çabucak hemen sahip olmamakla bir arada kovid daha sonrası hafıza sorunları, konsantrasyon kuvvetliğü, dikkat eksikliği üzere sıkıntılar yaşayanların nörolojik muayeniçin geçmesi teklifler içinde yer alıyor. Beyin sisi olarak tabir edilen bu durum için beslenme, idmanlar, nizamlı uyku, vitamin ve minarel destekleri alınmalı.”
“BUNAMA VE DEMANSTA ARTIŞ OLABİLİR”
Uzm. Dr. Üstün, “İngiliz araştırmacılar merkezi hudut sistemini tutan Covid-19’un beyni 10 yıl yaşlandırdığını, IQ bedellerinde düşüşe yol açtığını gözlemledi. Hastalığı ağır geçirdikten daha sonra dikkat eksikliği ve unutkanlıktan şikayetçiyseniz erken teşhis ve tedavi için nöroloji tabibine başvurmalısınız.” sözlerini kullanarak, hastalığın olumsuz tesirlerini şu biçimde sıraladı:
“Covid-19’un beyne tesiri kardeşleri olan SARS ve MERS’ten iddia edilmekteydi. SARS virüs enfeksiyonu geçirenlerin üçte birinde unutkanlık sorunları oluşuyor. SARS sonlu kalsa da Covid-19 tüm dünyayı etkiledi. Bu yüzden ilerleyen yıllarde bunama-demansta artış görülebilir. Covid-19, damar yapısını ve pıhtılaşma faktörlerini bozmakta ve bundan dolayı hastalıktan aylar daha sonra bile beyin felçlerine niçiniyet verebilir.”
Hastalığın bireyler üstündeki ruhsal tesirlerine de değinen Üstün, virüsün beyinde endişe merkezi olan “amigdala”yı direkt etkilediğini, bunun da tasa bozukluğu panik ataklara yol açtığını bildirdi.
yatırım tavsiyesi içermez
Covid-19’un yalnızca teneffüs sistemini tutan bir virüs çeşidi olmadığını, kalp damar, bağışıklık sistemleri ve bilhassa hudut sistemi üzerinde kalıcı tahribatlara niçiniyet verdiğini aktaran Üstün, şunları kaydetti:
“Bilim dünyası Covid-19 pandemisi daha sonrasında virüsün bedende oluşturduğu tahribatın boyutlarını araştırıyor. İngiltere Oxford Üniversite tarafınca yapılan şimdiki çalışma ise Kovid-19’un beyindeki tahribatını ortaya koydu. Kovid öncesi ve daha sonrası MR’ları karşılaştıran bilim insanları hastalığı ağır atlatanların beyinlerinde yüzde 2’ye varan küçülme, IQ kıymetlerinde düşüş gözlemledi. Araştırma, hastalığı yavaşça atlatanlarda ise beynin koku, hafıza, karar verme üzere fonksiyonlarında kilit taşı olan gri unsurda bariz azalma saptadı. Araştırmacılar beyindeki bu tesirlerin kalıcı olup olmadığına dair datalara çabucak hemen sahip olmamakla bir arada kovid daha sonrası hafıza sorunları, konsantrasyon kuvvetliğü, dikkat eksikliği üzere sıkıntılar yaşayanların nörolojik muayeniçin geçmesi teklifler içinde yer alıyor. Beyin sisi olarak tabir edilen bu durum için beslenme, idmanlar, nizamlı uyku, vitamin ve minarel destekleri alınmalı.”
“BUNAMA VE DEMANSTA ARTIŞ OLABİLİR”
Uzm. Dr. Üstün, “İngiliz araştırmacılar merkezi hudut sistemini tutan Covid-19’un beyni 10 yıl yaşlandırdığını, IQ bedellerinde düşüşe yol açtığını gözlemledi. Hastalığı ağır geçirdikten daha sonra dikkat eksikliği ve unutkanlıktan şikayetçiyseniz erken teşhis ve tedavi için nöroloji tabibine başvurmalısınız.” sözlerini kullanarak, hastalığın olumsuz tesirlerini şu biçimde sıraladı:
“Covid-19’un beyne tesiri kardeşleri olan SARS ve MERS’ten iddia edilmekteydi. SARS virüs enfeksiyonu geçirenlerin üçte birinde unutkanlık sorunları oluşuyor. SARS sonlu kalsa da Covid-19 tüm dünyayı etkiledi. Bu yüzden ilerleyen yıllarde bunama-demansta artış görülebilir. Covid-19, damar yapısını ve pıhtılaşma faktörlerini bozmakta ve bundan dolayı hastalıktan aylar daha sonra bile beyin felçlerine niçiniyet verebilir.”
Hastalığın bireyler üstündeki ruhsal tesirlerine de değinen Üstün, virüsün beyinde endişe merkezi olan “amigdala”yı direkt etkilediğini, bunun da tasa bozukluğu panik ataklara yol açtığını bildirdi.
yatırım tavsiyesi içermez