ABD’de artan enflasyon daha sonrası Fed üyelerinin gitgide şahinleşen yönlendirmeleri varlık fiyatlarında oynaklığı artırmaya devam ediyor.
Powell, hafta ortasındaki açıklamalarında enflasyonun halihazırda devasa yükseklikte ve para siyasetinin ise eskiye göre hala destekleyici olduğunu kaydederek, biraz daha süratli hareket etmenin uygun olduğunu bildirdi.
Şahin duruşuyla bilinen St. Louis Fed Lideri James Bullard da Fed’in daha sert adımlar atması gerektiğini vurgulayarak, 75 baz puanlık faiz artışının daha evvel yapıldığını ve bunun dünyanın sonu olmadığını lisana getirdi.
Fed yetkililerinin açıklamaları daha sonrası tahvil piyasalarında eylül ayına kadar yapılacak dört görüşmede da 50 baz puanlık faiz artışına gidileceği fiyatlanmaya başladı.
Tahvil piyasalarında güçlenen satış baskısıyla neredeyse bütün vadelerde ABD tahvil faizleri yaklaşık son üç yılın en yüksek düzeyine çıktı.
Emtia meblağları da şahinleşen merkez bankalarıyla bir arada satış baskısıyla karşı karşıya kalırken, Brent petrolün varil fiyatı haftalık bazda yüzde 4,3 azalışla 106 dolara, altının ons fiyatı yüzde 2,1 düşüşle 1.932 dolara indi.
ABD’DE ŞİRKETLERİN GÜÇLÜ KARLILIĞI DA SATIŞ BASKISINI ENGELLEYEMEDİ
ABD’de bu hafta ağırlaşan bilanço döneminde şirketlerin karlılıkları sıklıkla beklentileri geride bıraksa da, şahinleşen Fed’le hisse piyasaları üst üste üçüncü haftayı da düşüşle tamamladı. Gelecek hafta ise gözler başta perşembe günü açıklanacak 1. çeyrek Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) olmak üzere ağır data gündemine çevrildi.
Analistler, Fed’in enflasyon konusunda dikkate aldığı en kıymetli göstergelerden biri olan 5 yıllık enflasyon beklentilerinin 2014’ten bu yana en yüksek düzeye çıktığını bildirdi.
Yatırımcıların 2027 enflasyon beklentilerinin yüzde 2,6’ya kadar yükseldiğini aktaran analistler, kelam konusu yükselişin halihazırda çok şahin bir duruş sergileyen Fed’e karşın gerçekleşmesinin yatırımcıları daha da huzursuz etmeye başladığını söz etti.
Analistler, ABD’de açıklanan şirket bilançolarında karlılıkların beklentileri sıklıkla geride bırakmasına rağmen, Fed üyelerinin şahin açıklamalarıyla birlikte bu gelişmelerin fiyatlamalar üstündeki tesirlerinin art planda kaldığını söylemiş oldu.
ABD’de bu hafta açıklanan makroekonomik bilgilere nazaran, imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 59,7’ye çıkarken, hizmet dalı PMI 54,7’ye düştü.
Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 2,75, Nasdaq endeksi yüzde 3,83 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,86 bedel kaybetti.
25 Nisan ile başlayan haftanın bilgi takviminde, pazartesi Chicago ulusal aktivite endeksi ve Dallas Fed imalat endeksi, salı güçlü mal siparişleri, Richmond Fed sanayi endeksi ve yeni konut satışları, çarşamba toptan stoklar ve bekleyen konut satışları ile cuma günü şahsi gelirler, şahsi harcamalar ve Michigan tüketici itimat endeksi bilgileri takip edilecek.
AVRUPA’DA ECB YIL SONUNDAN EVVEL FAİZ ARTIRABİLİR
Avrupa borsaları da dünya genelinde azalan risk iştahıyla satış yüklü bir seyir izlerken, Rusya-Ukrayna savaşı ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) şahinleşen duruşu hisse piyasaları için en önemli risk ögesi olmayı sürdürüyor.
ECB Lideri Christine Lagarde, hafta ortasında yaptığı açıklamalarda bankanın yıl sonundan evvel faiz artırımına gidebileceğini kaydederken, varlık alımlarının ise üçüncü çeyrek sonunda bitirilmesinin olası olduğunu lisana getirdi.
Avrupa ekonomileri ile ABD iktisadı içinde yapısal farklılıkların olduğunu ve iki iktisadın farklı süratlerde hareket ettiğini belirten Lagarde, faiz artışına ait karar almak için gelecek makroekonomik dataları takip edeceklerini söylemiş oldu.
Hafta ortasında bölgede açıklanan enflasyon bilgilerine nazaran Avrupa’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 7,4 arttı.
Euro/dolar paritesi düşüş eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşıyarak, haftayı yüzde 0,2 bedel kaybıyla 1,0800’den tamamladı.
Bu hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,24, Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,15, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,12 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,3 paha kaybetti.
Gelecek hafta pazartesi Almanya’da Ifo iş ortamı itimat endeksi, perşembe Avro Bölgesi’nde tüketici inanç endeksi ve Almanya’da TÜFE ile Avro Bölgesi’nde 1. çeyrek GSYH bilgileri takip edilecek.
ASYA’DA GÖZLER BOJ’A ÇEVRİLDİ
Asya tarafında, hisse piyasalarında bu hafta karışık bir seyir izlenirken, gelecek hafta perşembe günü Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) para siyaseti şurası toplantısından çıkacak sonuçlar yatırımcıların odağına yerleşti.
BoJ’un siyaset faizinde değişikliğe gitmesi beklenmezken, karar metni ve toplantı daha sonrası yapılacak kelamla yönlendirmelerde son 20 yılın en yükseğine çıkan dolar/yen paritesi, ülkede yavaş yavaş artmaya başlayan enflasyon ve şahinleşen global merkez bankalarının akabinde gelecekteki para siyasetine ait ipuçları aranacak.
Çin’de devam eden yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını esas risk ögesi olmaya devam ederken, piyasa beklentilerine rağmen Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) borç verme oranlarında indirime gitmemesi Çin hisse piyasalarında satış baskısının güçlenmesine sebep oldu.
Çin iktisadı yılın birinci çeyreğinde yüzde 4,8 büyüyerek beklentileri geride bırakmasına rağmen Kovid-19 salgınında uygulanan kısıtlamaların iktisat üstündeki tesirleri perakende satışlar verisi ile kendini gösterdi. Ülkede perakende satışla martta yıllık yüzde 3,5 azalarak kestirimlerin çok altında kaldı.
Haftanın ikinci yarısına gerçek Çin’de bir müddetdir Kovid-19 salgını niçiniyle uygulamada olan kısıtlamalar yavaş yavaş da olsa gevşetilmeye başlanırken, çabucak hemen belli sayıda ve öncelikli olan şirket çalışanlarının işe gitmelerine müsaade veriliyor.
PBoC’nin hafta ortasında yaptığı görüşmeden borç verme faizlerinde indirim sonucu gelmemesi yatırımcıları huzursuz ederken, Çinli yetkililerin büyük yatırımcılara pay almaları davetinde bulunması hisse piyasalarındaki satış baskısını kısmen de olsa törpüledi.
Analistler, Çin’deki bu gelişmelerin yatırımcıları huzursuz etmeye devam ettiğini ve Çin piyasalarında satış baskısının sürmesine niye olduğunu tabir etti.
Dolar/yen paritesi yükseliş eğilimini üst üste yedinci haftaya taşıyarak, haftayı yüzde 1,7 artışla son 20 yılın en yükseği olan 128,6 düzeyinden tamamladı.
Hafta ortasında bölgede açıklanan makroekonomik datalara nazaran Japonya’da TÜFE yıllık yüzde 1,2 artarak beklentiler paralelinde gerçekleşti.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,04 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,3 bedel kazanırken, Çin’de Şangay bileşik endeksi yüzde 3,87 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 4,09 paha kaybetti.
25 Nisan ile başlayan haftanın data takviminde, salı Japonya’da işsizlik, çarşamba Çin’de sanayi karları, perşembe Japonya’da perakende satışlar ve sanayi üretimi bilgileri takip edilecek. Japonya’da piyasalar cuma günü tatil niçiniyle kapalı olacak.
BIST 100 ENDEKSİNDE REKOR YENİLENSE DE YÜKSELİŞ EĞİLİMİ SONA ERDİ
Yurt ortasında, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi gördüğü en yüksek seviyeyi 2.562,28 puana taşısa da, cuma günü ABD hisse piyasalarında güçlenen satış baskısının yurt ortasında de tesirli olmasıyla haftayı kıymet kaybıyla tamamladı.
Analistler, bu hafta başlayan ve gelecek hafta ağırlaşacak olan bilanço periyodunda şirket karlılıklarına ait beklentilerin kuvvetli olduğuna dikkati çekerek, Borsa İstanbul’da şirket bazlı oynaklıkların artabileceğini söylemiş oldu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) perşembe günü açıklanacak Enflasyon Raporu’nun da yatırımcılar tarafınca yakından takip edileceğini aktaran analistler, Vadeli Süreç ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) nisan vadeli BIST 30 endeksine dayalı kontratta vade sonunun yaklaşması niçiniyle yatırımcıların temkinli olmasının yararlı olacağını bildirdi.
Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 0,88 azalışla 2.472,50 puandan tamamlarken, Dolar/TL yüzde 0,73 bedel kazanarak 14,7427’ye çıktı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 2.400 puanın dayanak, 2.500 puanın direnç olarak takip edileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt ortasında pazartesi gerçek kesim itimat endeksi, kapasite kullanması ve sektörel inanç endeksleri, perşembe ekonomik itimat endeksi ve cuma imalat sanayi PMI ile dış ticaret istikrarı bilgileri takip edilecek.
yatırım tavsiyesi içermez
Powell, hafta ortasındaki açıklamalarında enflasyonun halihazırda devasa yükseklikte ve para siyasetinin ise eskiye göre hala destekleyici olduğunu kaydederek, biraz daha süratli hareket etmenin uygun olduğunu bildirdi.
Şahin duruşuyla bilinen St. Louis Fed Lideri James Bullard da Fed’in daha sert adımlar atması gerektiğini vurgulayarak, 75 baz puanlık faiz artışının daha evvel yapıldığını ve bunun dünyanın sonu olmadığını lisana getirdi.
Fed yetkililerinin açıklamaları daha sonrası tahvil piyasalarında eylül ayına kadar yapılacak dört görüşmede da 50 baz puanlık faiz artışına gidileceği fiyatlanmaya başladı.
Tahvil piyasalarında güçlenen satış baskısıyla neredeyse bütün vadelerde ABD tahvil faizleri yaklaşık son üç yılın en yüksek düzeyine çıktı.
Emtia meblağları da şahinleşen merkez bankalarıyla bir arada satış baskısıyla karşı karşıya kalırken, Brent petrolün varil fiyatı haftalık bazda yüzde 4,3 azalışla 106 dolara, altının ons fiyatı yüzde 2,1 düşüşle 1.932 dolara indi.
ABD’DE ŞİRKETLERİN GÜÇLÜ KARLILIĞI DA SATIŞ BASKISINI ENGELLEYEMEDİ
ABD’de bu hafta ağırlaşan bilanço döneminde şirketlerin karlılıkları sıklıkla beklentileri geride bıraksa da, şahinleşen Fed’le hisse piyasaları üst üste üçüncü haftayı da düşüşle tamamladı. Gelecek hafta ise gözler başta perşembe günü açıklanacak 1. çeyrek Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) olmak üzere ağır data gündemine çevrildi.
Analistler, Fed’in enflasyon konusunda dikkate aldığı en kıymetli göstergelerden biri olan 5 yıllık enflasyon beklentilerinin 2014’ten bu yana en yüksek düzeye çıktığını bildirdi.
Yatırımcıların 2027 enflasyon beklentilerinin yüzde 2,6’ya kadar yükseldiğini aktaran analistler, kelam konusu yükselişin halihazırda çok şahin bir duruş sergileyen Fed’e karşın gerçekleşmesinin yatırımcıları daha da huzursuz etmeye başladığını söz etti.
Analistler, ABD’de açıklanan şirket bilançolarında karlılıkların beklentileri sıklıkla geride bırakmasına rağmen, Fed üyelerinin şahin açıklamalarıyla birlikte bu gelişmelerin fiyatlamalar üstündeki tesirlerinin art planda kaldığını söylemiş oldu.
ABD’de bu hafta açıklanan makroekonomik bilgilere nazaran, imalat sanayi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 59,7’ye çıkarken, hizmet dalı PMI 54,7’ye düştü.
Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 2,75, Nasdaq endeksi yüzde 3,83 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,86 bedel kaybetti.
25 Nisan ile başlayan haftanın bilgi takviminde, pazartesi Chicago ulusal aktivite endeksi ve Dallas Fed imalat endeksi, salı güçlü mal siparişleri, Richmond Fed sanayi endeksi ve yeni konut satışları, çarşamba toptan stoklar ve bekleyen konut satışları ile cuma günü şahsi gelirler, şahsi harcamalar ve Michigan tüketici itimat endeksi bilgileri takip edilecek.
AVRUPA’DA ECB YIL SONUNDAN EVVEL FAİZ ARTIRABİLİR
Avrupa borsaları da dünya genelinde azalan risk iştahıyla satış yüklü bir seyir izlerken, Rusya-Ukrayna savaşı ve Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) şahinleşen duruşu hisse piyasaları için en önemli risk ögesi olmayı sürdürüyor.
ECB Lideri Christine Lagarde, hafta ortasında yaptığı açıklamalarda bankanın yıl sonundan evvel faiz artırımına gidebileceğini kaydederken, varlık alımlarının ise üçüncü çeyrek sonunda bitirilmesinin olası olduğunu lisana getirdi.
Avrupa ekonomileri ile ABD iktisadı içinde yapısal farklılıkların olduğunu ve iki iktisadın farklı süratlerde hareket ettiğini belirten Lagarde, faiz artışına ait karar almak için gelecek makroekonomik dataları takip edeceklerini söylemiş oldu.
Hafta ortasında bölgede açıklanan enflasyon bilgilerine nazaran Avrupa’da Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda yüzde 7,4 arttı.
Euro/dolar paritesi düşüş eğilimini üst üste üçüncü haftaya taşıyarak, haftayı yüzde 0,2 bedel kaybıyla 1,0800’den tamamladı.
Bu hafta İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 1,24, Almanya’da DAX endeksi yüzde 0,15, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,12 ve İtalya’da MIB 30 endeksi yüzde 2,3 paha kaybetti.
Gelecek hafta pazartesi Almanya’da Ifo iş ortamı itimat endeksi, perşembe Avro Bölgesi’nde tüketici inanç endeksi ve Almanya’da TÜFE ile Avro Bölgesi’nde 1. çeyrek GSYH bilgileri takip edilecek.
ASYA’DA GÖZLER BOJ’A ÇEVRİLDİ
Asya tarafında, hisse piyasalarında bu hafta karışık bir seyir izlenirken, gelecek hafta perşembe günü Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) para siyaseti şurası toplantısından çıkacak sonuçlar yatırımcıların odağına yerleşti.
BoJ’un siyaset faizinde değişikliğe gitmesi beklenmezken, karar metni ve toplantı daha sonrası yapılacak kelamla yönlendirmelerde son 20 yılın en yükseğine çıkan dolar/yen paritesi, ülkede yavaş yavaş artmaya başlayan enflasyon ve şahinleşen global merkez bankalarının akabinde gelecekteki para siyasetine ait ipuçları aranacak.
Çin’de devam eden yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını esas risk ögesi olmaya devam ederken, piyasa beklentilerine rağmen Çin Merkez Bankası’nın (PBoC) borç verme oranlarında indirime gitmemesi Çin hisse piyasalarında satış baskısının güçlenmesine sebep oldu.
Çin iktisadı yılın birinci çeyreğinde yüzde 4,8 büyüyerek beklentileri geride bırakmasına rağmen Kovid-19 salgınında uygulanan kısıtlamaların iktisat üstündeki tesirleri perakende satışlar verisi ile kendini gösterdi. Ülkede perakende satışla martta yıllık yüzde 3,5 azalarak kestirimlerin çok altında kaldı.
Haftanın ikinci yarısına gerçek Çin’de bir müddetdir Kovid-19 salgını niçiniyle uygulamada olan kısıtlamalar yavaş yavaş da olsa gevşetilmeye başlanırken, çabucak hemen belli sayıda ve öncelikli olan şirket çalışanlarının işe gitmelerine müsaade veriliyor.
PBoC’nin hafta ortasında yaptığı görüşmeden borç verme faizlerinde indirim sonucu gelmemesi yatırımcıları huzursuz ederken, Çinli yetkililerin büyük yatırımcılara pay almaları davetinde bulunması hisse piyasalarındaki satış baskısını kısmen de olsa törpüledi.
Analistler, Çin’deki bu gelişmelerin yatırımcıları huzursuz etmeye devam ettiğini ve Çin piyasalarında satış baskısının sürmesine niye olduğunu tabir etti.
Dolar/yen paritesi yükseliş eğilimini üst üste yedinci haftaya taşıyarak, haftayı yüzde 1,7 artışla son 20 yılın en yükseği olan 128,6 düzeyinden tamamladı.
Hafta ortasında bölgede açıklanan makroekonomik datalara nazaran Japonya’da TÜFE yıllık yüzde 1,2 artarak beklentiler paralelinde gerçekleşti.
Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,04 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,3 bedel kazanırken, Çin’de Şangay bileşik endeksi yüzde 3,87 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 4,09 paha kaybetti.
25 Nisan ile başlayan haftanın data takviminde, salı Japonya’da işsizlik, çarşamba Çin’de sanayi karları, perşembe Japonya’da perakende satışlar ve sanayi üretimi bilgileri takip edilecek. Japonya’da piyasalar cuma günü tatil niçiniyle kapalı olacak.
BIST 100 ENDEKSİNDE REKOR YENİLENSE DE YÜKSELİŞ EĞİLİMİ SONA ERDİ
Yurt ortasında, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi gördüğü en yüksek seviyeyi 2.562,28 puana taşısa da, cuma günü ABD hisse piyasalarında güçlenen satış baskısının yurt ortasında de tesirli olmasıyla haftayı kıymet kaybıyla tamamladı.
Analistler, bu hafta başlayan ve gelecek hafta ağırlaşacak olan bilanço periyodunda şirket karlılıklarına ait beklentilerin kuvvetli olduğuna dikkati çekerek, Borsa İstanbul’da şirket bazlı oynaklıkların artabileceğini söylemiş oldu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) perşembe günü açıklanacak Enflasyon Raporu’nun da yatırımcılar tarafınca yakından takip edileceğini aktaran analistler, Vadeli Süreç ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) nisan vadeli BIST 30 endeksine dayalı kontratta vade sonunun yaklaşması niçiniyle yatırımcıların temkinli olmasının yararlı olacağını bildirdi.
Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 0,88 azalışla 2.472,50 puandan tamamlarken, Dolar/TL yüzde 0,73 bedel kazanarak 14,7427’ye çıktı.
Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 2.400 puanın dayanak, 2.500 puanın direnç olarak takip edileceğini kaydetti.
Gelecek hafta yurt ortasında pazartesi gerçek kesim itimat endeksi, kapasite kullanması ve sektörel inanç endeksleri, perşembe ekonomik itimat endeksi ve cuma imalat sanayi PMI ile dış ticaret istikrarı bilgileri takip edilecek.
yatırım tavsiyesi içermez