Doların her geçen rekor üzerine rekor kırması ve enflasyonun artması sebebiyle Türk iktisadı külfetli günler yaşarken analistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’na (TCMB) dört soru yöneltti.
Reuters’ta yayımlanan tahlilde Türk iktisadının problemli bir müddetç yaşadığını belirten analistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapabileceği ataklar konusunda görüşlerini bildirdi.
TCMB’nin perşembe günü daha fazla faiz indirimi yapacağı tarafında iddiada bulunan ekonomistler, merkez bankasının bu atak ile enflasyonu yükseltebileceği ve Türk lirasının giderek daha da fazla bedel kaybedebileceği öngörüsünde bulundu.
MERKEZ BANKASI NE YAPACAK?
Türkiye’deki enflasyonun son iki yılın en yüksek düzeyinde olduğunu belirten analistler ekim ayındaki kıymetlerin beklenenden düşük çıkmasıyla faiz indirimi mümkünlüğünün arttığı görüşünde birleşiyor. Haberde, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 aylık süreçte üç merkez bankası liderini bakılırsavden almasına değinilirken merkez bankasının bağımsızlığı konusunda yatırımcıların itimadının sarsıldığı belirtiliyor.
TÜRKİYE BU OYUNU NE KADAR MÜHLET OYNAYABİLİR?
Analistler, Türk lirasındaki paha kaybına ve çift haneli enflasyon sayılarına karşın faiz oranlarını düşürmenin tehlikeli bir adım olduğunu tabir ediyor. Ekonomist Erik Meyersson, “Türkiye’de yakın vakitte değerli bir siyaset değişikliği görmezsek, ülke, 2018 yılından bu yana üçüncü döviz krizine girebilir” diyerek ikazda bulunuyor. Ayrıyeten analistler, Türkiye’nin geri ödemesi gereken dış borçlarının dolar cinsinden olduğunu ve bu durumun ekonomik manada büyük bir risk taşıdığını hatırlatıyor.
Türkiye’deki döviz rezervlerinin azaldığına da değinen analistler, ABD Merkez Bankası (FED) da dahil olmak üzere global merkez bankalarının enflasyonu engellemek maksadıyla sıkılaşma siyaseti uyguladığını lakin Türkiye’nin daha fazla bu formülü kullanamayacağını belirtiyor.
ENFLASYON NE İSTİKAMETE GİDECEK?
Merkez bankasının yıllık enflasyon amacının ekim ayında yüzde 19,89 ile dört katı oranda aşıldığı belirtilirken pandemi daha sonrası artan taleplerin, tedarik zincirinde yaşanan aksaklıkların ve güç fiyatlarındaki yükselişin kıymet kaybeden Türk lirasındaki global baskıyı artırdığı söz edildi.
Analistler, üretici meblağlarının ekim ayında yıllık bazda yüzde 46,31 oranında artarak enflasyondaki yükselişi birkaç ay daha sürdürebileceğini kaydederken Deutsche Bank ise ana enflasyonun gelecek yılın birinci yarısında yüzde 20’nin üzerinde olacağı iddiasında bulundu.
ERDOĞAN’IN SON ATILIMI NE OLACAK?
Yazıda, artan enflasyonun ve Türk lirasındaki kıymet kaybının tüketiciyi sert bir biçimde vurarak gelirlerini yiyip bitirdiği belirtilirken 19 yıldır kuvvetli bir iktisat sağlama vaadinde bulunan Erdoğan’ın prestijinin yıkıldığı söz ediliyor.
Ekonomistler, Erdoğan’ın faiz indirimleri uygulayıp ihracat artırımını teşvik ederek ekonomiyi düzeltme konusunda kumar oynayacağını kaydederken şirketlerin, paha kaybeden Türk lirası karşısında döviz olarak borçlanmayı tercih etmeyeceği kestiriminde bulunuyor.
yatırım tavsiyesi içermez
Reuters’ta yayımlanan tahlilde Türk iktisadının problemli bir müddetç yaşadığını belirten analistler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yapabileceği ataklar konusunda görüşlerini bildirdi.
TCMB’nin perşembe günü daha fazla faiz indirimi yapacağı tarafında iddiada bulunan ekonomistler, merkez bankasının bu atak ile enflasyonu yükseltebileceği ve Türk lirasının giderek daha da fazla bedel kaybedebileceği öngörüsünde bulundu.
MERKEZ BANKASI NE YAPACAK?
Türkiye’deki enflasyonun son iki yılın en yüksek düzeyinde olduğunu belirten analistler ekim ayındaki kıymetlerin beklenenden düşük çıkmasıyla faiz indirimi mümkünlüğünün arttığı görüşünde birleşiyor. Haberde, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 aylık süreçte üç merkez bankası liderini bakılırsavden almasına değinilirken merkez bankasının bağımsızlığı konusunda yatırımcıların itimadının sarsıldığı belirtiliyor.
TÜRKİYE BU OYUNU NE KADAR MÜHLET OYNAYABİLİR?
Analistler, Türk lirasındaki paha kaybına ve çift haneli enflasyon sayılarına karşın faiz oranlarını düşürmenin tehlikeli bir adım olduğunu tabir ediyor. Ekonomist Erik Meyersson, “Türkiye’de yakın vakitte değerli bir siyaset değişikliği görmezsek, ülke, 2018 yılından bu yana üçüncü döviz krizine girebilir” diyerek ikazda bulunuyor. Ayrıyeten analistler, Türkiye’nin geri ödemesi gereken dış borçlarının dolar cinsinden olduğunu ve bu durumun ekonomik manada büyük bir risk taşıdığını hatırlatıyor.
Türkiye’deki döviz rezervlerinin azaldığına da değinen analistler, ABD Merkez Bankası (FED) da dahil olmak üzere global merkez bankalarının enflasyonu engellemek maksadıyla sıkılaşma siyaseti uyguladığını lakin Türkiye’nin daha fazla bu formülü kullanamayacağını belirtiyor.
ENFLASYON NE İSTİKAMETE GİDECEK?
Merkez bankasının yıllık enflasyon amacının ekim ayında yüzde 19,89 ile dört katı oranda aşıldığı belirtilirken pandemi daha sonrası artan taleplerin, tedarik zincirinde yaşanan aksaklıkların ve güç fiyatlarındaki yükselişin kıymet kaybeden Türk lirasındaki global baskıyı artırdığı söz edildi.
Analistler, üretici meblağlarının ekim ayında yıllık bazda yüzde 46,31 oranında artarak enflasyondaki yükselişi birkaç ay daha sürdürebileceğini kaydederken Deutsche Bank ise ana enflasyonun gelecek yılın birinci yarısında yüzde 20’nin üzerinde olacağı iddiasında bulundu.
ERDOĞAN’IN SON ATILIMI NE OLACAK?
Yazıda, artan enflasyonun ve Türk lirasındaki kıymet kaybının tüketiciyi sert bir biçimde vurarak gelirlerini yiyip bitirdiği belirtilirken 19 yıldır kuvvetli bir iktisat sağlama vaadinde bulunan Erdoğan’ın prestijinin yıkıldığı söz ediliyor.
Ekonomistler, Erdoğan’ın faiz indirimleri uygulayıp ihracat artırımını teşvik ederek ekonomiyi düzeltme konusunda kumar oynayacağını kaydederken şirketlerin, paha kaybeden Türk lirası karşısında döviz olarak borçlanmayı tercih etmeyeceği kestiriminde bulunuyor.
yatırım tavsiyesi içermez