Bir vakit içinderın kendi kendine yeten tarım ülkesi olan Türkiye’de artık meyve zerzevat taneyle alınıyor. Besin fiyatlarındaki artışın önüne geçilemiyor. Temel besin fiyatlarındaki artışlara karşı tedbir alamayan hükümet ise tahlili temel besin mamüllerinde Katma Bedel Vergisi’ni (KDV) yüzde 8’den yüzde 1’e indirerek arıyor. Lakin üretici ve ekonomistlere bakılırsa kentleşme oranı yüzde 93’e çıkan, çiftçi nüfusu azalan Türkiye’de tek deva tarladan geçiyor.
Üreticiye bakılırsa iktidarda olduğu 20 yıl boyunca 16’dan fazla siyaset, altı bakan değiştiren AKP, tarıma gereğince dayanak vermedi. Bu niçinle besin enflasyonunun önüne geçilemediğini söyleyen Türkiye Ziraatçılar Derneği Lideri Hüseyin Demirtaş, KDV indirimi, marketlerde zabıta kontrolü üzere tedbirler yerine tarladaki yangına müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.
Demirtaş, “Kaç defa marketlere kontrol yolladınız, ceza kestiniz gerçek niçinin onlar olmadığını kabullenin artık. Fiyatlardaki artışın niçini girdi maliyetleridir. Çiftçiye 15 liradan mazot satıyorsunuz, sulamada kullanılan elektriğe yüzde 92 artırım yapıyorsunuz daha sonra marketlere giden zabıtayla meblağların düşmesini bekliyorsunuz” dedi. Dünyada besin eseri ithalatının da düştüğünü söyleyen Demirtaş, “Artık para versek de ithal edemeyeceğiz. Yerli üretimi korumak zorundayız” dedi.
“YAZIN DAHA DA ARTACAK”
KDV indiriminin tek başına yetersiz kalacağını söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Lideri Baki Remzi Suiçmez ise “Seralarda yüzde 125 artırımlı elektrikle domates yetiştirip bunu da 15 liralık mazotla kentteki pazara gdolayırseniz satış fiyatının 20 lira bulunmasına şaşıramazsınız. Burada pazarcının da marketçinin de kabahati yok” dedi.
Çiftçinin martta yeni dönem için üretime geçeceğini belirten Suiçmez, yaz aylarında besin enflasyonunun katlanacağını söylemiş oldu. Suiçmez, “Dış alım lobilerine, elektrik şirketlerine değil üreten ve alın terinin karşılığını isteyen üreticilere somut olumlu ayrımcalık içeren tarım siyasetleri uygulamak gerekiyor. Yoksa vatandaş besine ucuz ulaşamaz” diye konuştu.
Önünü nazaranmediklerini söyleyen Urfalı çiftçi Müslüm Ösün ise “Ürünü nasıl ekeceğim, kimse satacağım, kaça satacağım hiç bir fikrim yok. Maliyet artışlarında boğuluyorum yalnızca. Ben bu durumdayken çocuğuma nasıl ‘Şehire gitme kal burda toprağımızı işle’ diyeceğim ki?” dedi.
ÜRETİCİ MALİYETİ DURMUYOR
Açıklanan resmi sayılar da tarımda yaşanan erozyonun göstergesi. yıllardır “Enflasyonla Topyekûn Mücadele” hareketi uygulanırken üretici enflasyonu ise her alanda artmaya devam ediyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun deklare ettiğı Tarım Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE), Ocak 2022’de aylık yüzde 14.83, yıllık yüzde 52 ve on iki aylık ortalamalara bakılırsa yüzde 26.55 arttı. Kesim temsilcileri ise hissedilen Tarım-ÜFE’nin yüzde 100’ü geçtiğini söylemiş oldu. Bu artışlarla üretim yapamayan çiftçi ise toprağa küsüyor. Türkiye İktisat Siyasetleri Araştırma Vakfı’nın Toplumsal Güvenlik Kurumu Kasım 2021 datalarına dayandırdığı raporuna bakılırsa de sigortalı çiftçi sayısı yıllık yüzde 7.9 azaldı. Bu azalmayla bir arada 2013 yılında 1 milyonun üzerinde olan sigortalı çiftçi sayısı 44 bin kişi daha azalarak 511 bin düzeyine geriledi.
yatırım tavsiyesi içermez
Üreticiye bakılırsa iktidarda olduğu 20 yıl boyunca 16’dan fazla siyaset, altı bakan değiştiren AKP, tarıma gereğince dayanak vermedi. Bu niçinle besin enflasyonunun önüne geçilemediğini söyleyen Türkiye Ziraatçılar Derneği Lideri Hüseyin Demirtaş, KDV indirimi, marketlerde zabıta kontrolü üzere tedbirler yerine tarladaki yangına müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.
Demirtaş, “Kaç defa marketlere kontrol yolladınız, ceza kestiniz gerçek niçinin onlar olmadığını kabullenin artık. Fiyatlardaki artışın niçini girdi maliyetleridir. Çiftçiye 15 liradan mazot satıyorsunuz, sulamada kullanılan elektriğe yüzde 92 artırım yapıyorsunuz daha sonra marketlere giden zabıtayla meblağların düşmesini bekliyorsunuz” dedi. Dünyada besin eseri ithalatının da düştüğünü söyleyen Demirtaş, “Artık para versek de ithal edemeyeceğiz. Yerli üretimi korumak zorundayız” dedi.
“YAZIN DAHA DA ARTACAK”
KDV indiriminin tek başına yetersiz kalacağını söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Lideri Baki Remzi Suiçmez ise “Seralarda yüzde 125 artırımlı elektrikle domates yetiştirip bunu da 15 liralık mazotla kentteki pazara gdolayırseniz satış fiyatının 20 lira bulunmasına şaşıramazsınız. Burada pazarcının da marketçinin de kabahati yok” dedi.
Çiftçinin martta yeni dönem için üretime geçeceğini belirten Suiçmez, yaz aylarında besin enflasyonunun katlanacağını söylemiş oldu. Suiçmez, “Dış alım lobilerine, elektrik şirketlerine değil üreten ve alın terinin karşılığını isteyen üreticilere somut olumlu ayrımcalık içeren tarım siyasetleri uygulamak gerekiyor. Yoksa vatandaş besine ucuz ulaşamaz” diye konuştu.
Önünü nazaranmediklerini söyleyen Urfalı çiftçi Müslüm Ösün ise “Ürünü nasıl ekeceğim, kimse satacağım, kaça satacağım hiç bir fikrim yok. Maliyet artışlarında boğuluyorum yalnızca. Ben bu durumdayken çocuğuma nasıl ‘Şehire gitme kal burda toprağımızı işle’ diyeceğim ki?” dedi.
ÜRETİCİ MALİYETİ DURMUYOR
Açıklanan resmi sayılar da tarımda yaşanan erozyonun göstergesi. yıllardır “Enflasyonla Topyekûn Mücadele” hareketi uygulanırken üretici enflasyonu ise her alanda artmaya devam ediyor.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun deklare ettiğı Tarım Üretici Fiyat Endeksi (Tarım-ÜFE), Ocak 2022’de aylık yüzde 14.83, yıllık yüzde 52 ve on iki aylık ortalamalara bakılırsa yüzde 26.55 arttı. Kesim temsilcileri ise hissedilen Tarım-ÜFE’nin yüzde 100’ü geçtiğini söylemiş oldu. Bu artışlarla üretim yapamayan çiftçi ise toprağa küsüyor. Türkiye İktisat Siyasetleri Araştırma Vakfı’nın Toplumsal Güvenlik Kurumu Kasım 2021 datalarına dayandırdığı raporuna bakılırsa de sigortalı çiftçi sayısı yıllık yüzde 7.9 azaldı. Bu azalmayla bir arada 2013 yılında 1 milyonun üzerinde olan sigortalı çiftçi sayısı 44 bin kişi daha azalarak 511 bin düzeyine geriledi.
yatırım tavsiyesi içermez