TVF’ye devredilen Borsa İstanbul’un yüzde 10’u, Kasım 2020’de, Katar Yatırım Otoritesi’ne (QIA) satılmıştı. Satışın, 200 milyon dolara gerçekleştirildiği belirtilmişti. Reaksiyon çeken satış ise yargıya taşınmıştı. HKP, başta TVF lideri da olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere fonun idaresinde yer alan isimler hakkında “temel ulusal faydalar aleyhine faaliyet” ve “ticari sır niteliğindeki bilgi ve dokümanların yabancılara açıklanması” hatalarından kabahat duyurusunda bulunmuştu. Müracaatta, anayasa tarafınca düzenlenen “bağımsız ve ulusal ekonomi”nin de ihlal edildiğine işaret edilmişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir yılı aşkın müddet daha sonra yaptığı inceleme kararı “soruşturmaya yer olmadığına” karar verdi.
‘YETKİ VE VAZİFE YOK’
Kararda, şikâyetin, “hükümetin ekonomik siyasetine yönelik olduğu” savunulurken “başsavcılığın, hükümetin ekonomik siyasetine ait aksiyonlarının yerindeliğini denetleme yetkisi ve bakılırsavinin bulunmadığı” açıklandı. Ayrıyeten “dilekçenin genel ve soyut nitelikte olduğu, şikâyet konusu cürümlerin yasal ögelerinin oluşmadığı” öne sürüldü. HKP, karara itiraz etti.
‘EGEMENLİK DEVRİ’
Cumhuriyet’e konuşan HKP MYK üyesi avukat Doğan Erkan, “Borsa İstanbul’un yüzde 10’unun satışı, egemenlik ytesirinin yüzde 10’unun satışına tekabül eder” dedi. Borsa İstanbul’a ait düzenlemedeki ticari sır niteliğindeki doküman ve bilgilere işaret eden Erkan, Borsa İstanbul’un değerli maden ve taşları işletme ytesirinin de olduğunu, satışın, bu yetkinin yüzde 10’unu da satmak manasına geldiğini kaydetti. Erkan, “Buna bir ekonomik karar diyemeyiz. Anayasaya bakılırsa bu egemenlik devridir” dedi.
sonucun, stratejik olsun ya da olmasın çeşitli kurumların satışlarında yargı yolunu kapatmaya yönelik bir karar olarak nitelendirilebileceğini aktaran Erkan, “Savcılık, ‘Siyasi iktidar ülkenin hangi pahasını satarsa satsın, ben buna ceza hukuku üzerinden bakmam’ diyor. Kimi kıymetleri satmak yasaklanmış durumda. Bu yasağın ihlali cürüm olur. Savcılık bu bakış açısıyla ülkenin tamamı Katar’a satılsa buna da ekonomik karar diyecek. Savcı nazaranvini ihmal ediyor. Bu, yandaş yargı oluşturduklarının göstergesi” sözlerini kullandı.
yatırım tavsiyesi içermez
‘YETKİ VE VAZİFE YOK’
Kararda, şikâyetin, “hükümetin ekonomik siyasetine yönelik olduğu” savunulurken “başsavcılığın, hükümetin ekonomik siyasetine ait aksiyonlarının yerindeliğini denetleme yetkisi ve bakılırsavinin bulunmadığı” açıklandı. Ayrıyeten “dilekçenin genel ve soyut nitelikte olduğu, şikâyet konusu cürümlerin yasal ögelerinin oluşmadığı” öne sürüldü. HKP, karara itiraz etti.
‘EGEMENLİK DEVRİ’
Cumhuriyet’e konuşan HKP MYK üyesi avukat Doğan Erkan, “Borsa İstanbul’un yüzde 10’unun satışı, egemenlik ytesirinin yüzde 10’unun satışına tekabül eder” dedi. Borsa İstanbul’a ait düzenlemedeki ticari sır niteliğindeki doküman ve bilgilere işaret eden Erkan, Borsa İstanbul’un değerli maden ve taşları işletme ytesirinin de olduğunu, satışın, bu yetkinin yüzde 10’unu da satmak manasına geldiğini kaydetti. Erkan, “Buna bir ekonomik karar diyemeyiz. Anayasaya bakılırsa bu egemenlik devridir” dedi.
sonucun, stratejik olsun ya da olmasın çeşitli kurumların satışlarında yargı yolunu kapatmaya yönelik bir karar olarak nitelendirilebileceğini aktaran Erkan, “Savcılık, ‘Siyasi iktidar ülkenin hangi pahasını satarsa satsın, ben buna ceza hukuku üzerinden bakmam’ diyor. Kimi kıymetleri satmak yasaklanmış durumda. Bu yasağın ihlali cürüm olur. Savcılık bu bakış açısıyla ülkenin tamamı Katar’a satılsa buna da ekonomik karar diyecek. Savcı nazaranvini ihmal ediyor. Bu, yandaş yargı oluşturduklarının göstergesi” sözlerini kullandı.
yatırım tavsiyesi içermez