Ehlen ve sehlen nasıl cevap verilir ?

Global Mod
“Ehlen ve Sehlen”e Nasıl Cevap Verilir?—Törensel Selamdan Gerçek Temasa

“Arkadaşlar, birine ‘Ehlen ve sehlen’ dediğimde, karşımda ya gözlerin içine baka baka ‘hı?’ diyenler ya da kopyala-yapıştır bir ‘Ahlan!’ fırlatanlar var. Bu ifade, Instagram’daki estetik Arapça kaligrafilerin altına yazılan süs cümlesi değil; kökü misafirperverliğe, ‘yolun düz olsun, rahat et’ duasına kadar giden bir davet. Peki niye hâlâ ezberle cevap veriyor ve anlamı ıskalıyoruz? Tartışalım. Çünkü bence mesele sadece ‘ne denir?’ değil, ‘niye ve nasıl denir?’.”

Selamın Anatomisi: “Ehlen ve Sehlen” Ne Diyor?

“Ahlan wa sahlan” (Türkçedeki yaygın telaffuz: “Ehlen ve sehlen”), kabaca “Aile içinde ve düz bir zeminde hoş geldin” anlamına gelir. Birini ‘aile halkası’na ve “engebesiz” bir ilişki zeminine buyur etme jestidir. Yani, kapı eşiğindeki buzları eritme hamlesi. Bu yüzden verilecek cevap da aynı ısıyı taşımalı:

- Kısa ve doğal: “Ahlan!”, “Ahlan bik/biki/bikum!” (sana/kadına/çoğula “hoş geldin”)

- Türkçe bağlamda: “Hoş bulduk”, “Sefa bulduk” (özellikle dini/klasik tonda)

- Nötr ve kapsayıcı: “Merhaba, iyi ki geldin(iz).”

- Hafif gündelik: “Eyvallah, buyurun başlayalım.”

Cevap Vermenin Üç Katmanı: Dil, Niyet, Bağlam

1. Dil: Arapça karşılıkları mekanikçe tekrarlamak yerine, telaffuzu ciddiye al; yanlış telaffuz, iyi niyeti gölgeler. Arapça bilmeyen biri için Türkçe karşılıklar gayet yerinde.

2. Niyet: Selam, içerideki havayı belirler. “Ahlan”a “Hoş bulduk, rahat ettim” tonuyla dönmek, güveni tetikler.

3. Bağlam: Dini, kültürel, profesyonel… Her bağlamın dili değişir. Kurumsal bir toplantıda “Ahlan bikum” yerine “Hoş geldiniz, birlikte verimli bir oturum dilerim” daha isabetlidir.

Zayıf Yönler ve Tartışmalı Noktalar

- Simgesel tüketime düşmek: “Ehlen ve sehlen”i egzotik bir etiket gibi kullanmak, selamı içi boş bir estetiğe indirger. İçerik yoksa, selam gösteriden ibaret kalır.

- Yanlış aidiyet hissi: Arapça selamı, konuşanların hepsini dinî/kültürel tek bir kümeye atmak için kullanmak, bireyleri tipikleştirir. Her “Ahlan” diyen aynı dünya görüşüne sahip değildir.

- Bağlam körlüğü: Her yerde Arapça karşılık beklemek, muhatabı sınava çekmek gibi algılanabilir. Topluluk normunu okumadan atılan “Ahlan?”, pası tribüne atar.

- Telaffuzun mikro-agresyona dönüşmesi: Abartılı taklit, dalga geçiyor hissi uyandırabilir. Samimi ama sade söylemek en güvenlisidir.

- İletişim tekniği sanrısı: Sadece doğru cümleyi bilmenin ilişki kurduracağına inanmak, iletişimi formüle indirger. Oysa ses tonu, hız, bakış, jest—hepsi cevabın parçası.

Stratejik ve Empatik Eksen: İki Yaklaşımı Nasıl Dengeleriz?

Forumlarda sık görülen iki eğilimi, özcü genellemeye kaçmadan, faydalı bir gerilim hattı olarak düşünelim:

- Stratejik/Problem Çözme Odaklı Hat: “Ne dersem en işlevsel olur?” sorusuyla başlar. Netlik, tutarlılık, durum farkındalığına bakar.

- Öneri: Durum matrisleri kullan. Yeni katılan biri mi? “Ahlan bik— hoş geldin, kuralları üstte sabitledik.” Resmi bir oturum mu? “Hoş geldiniz, gündem şu üç madde.”

- Artı: Belirsizliği azaltır, güven verir.

- Eksi: Fazla mekanikleşirsen sıcaklık düşer.

- Empatik/İnsan Odaklı Hat: “Karşı taraf kendini nasıl hisseder?” diye sorar. Bağ kurar, duyguya temas eder.

- Öneri: Yansıtıcı cevap ver. “Ehlen ve sehlen diyorsun; iyi ki geldin, senin için de rahat bir alan olsun. Neler bekliyorsun?”

- Artı: Samimiyet ve katılım artar.

- Eksi: Fazla yumuşarsa karar zamanını uzatır.

Denge modeli:

1. Karşılama (empati): “Hoş geldin, iyi ki katıldın.”

2. Yönlendirme (strateji): “Şu başlıktan başlayalım, iki soru soracağım.”

3. Onay (empati): “Uygunsa devam edelim; değilse nasıl rahat edersin?”

Bu üç adım, hem insanı hem süreci taşır.

Pratik Cevap Şablonları (Bağlama Göre)

- Gündelik/Topluluk İçi:

“Ehlen ve sehlen! Hoş bulduk—yer açıldıysa sohbeti kızıştıralım mı?”

- Resmi/Profesyonel:

“Teşekkürler, hoş bulduk. Gündemi paylaşırsanız, katkı için iki noktayı netleştireyim.”

- Dini/Kültürel Derinlik Arayan:

“Sefa bulduk. Allah razı olsun; umarım muhabbet hayra vesile olur.”

- Sınır Çizen ama Nazik:

“Hoş bulduk. Başlamadan beklentileri netleştirelim; şu üç konuda hassasım.”

- Hafif Mizahi:

“Ahlan! Yolu düzlük ettiniz, kahve nerede?”

Eleştirel Bakış: “Doğru Cevap” Arayışının Kısır Döngüsü

“Ehlen ve sehlen”e “doğru” cevap fikri, standart sapması düşük tek tip bir kültür varsayar. Oysa forum dediğin, sürtünmeyle ısınan bir yer. “Sihirli cevap” aramak bizi iki tuzağa düşürür:

- Normatif daralma: Herkesi aynı kalıba sokan bir nezaket rejimi kurarız; farklı tonlar, mizah ve itirazlar ‘ayıp’ damgası yer.

- Yüzeysellik: Cümle doğru, bağlam yanlış olursa, karşılama ‘görev’ gibi kalır. “Ahlan” deriz, ama kapıyı aralık bırakırız; ne içeri davet ederiz ne reddederiz.

Bu yüzden “cevap” yerine “etkileşim koreografisi” düşünmek daha verimli: İlk cümle, ilk soru, ilk jest… Hepsi cevabın uzantısı.

Tartışmayı Alevlendirecek Sorular

- “Arapça selamı Türkçe topluluklarda kullanmak misafirperverliği mi yükseltir, yoksa ‘simgesel turizm’ midir?”

- “Telaffuzu beceremeyen birinin Arapça karşılık kullanması saygısızlık mı, çaba göstergesi mi?”

- “‘Hoş bulduk’ gibi köklü Türkçe cevaplar varken Arapça karşılık ısrarı, yerel dile mesafeyi mi büyütüyor?”

- “Empatiyi önceleyen cevaplar, tartışma verimini düşürüyor mu; yoksa verimi uzun vadede artıran yağlayıcı mı?”

- “Stratejik netliği önceleyen cevaplar, yeni katılanları dışarıda bırakıyor mu; yoksa onları hızla oyuna mı sokuyor?”

Sık Yapılan Hatalar ve Antidotları

- Copy-paste cevaplar: Kişiselleştir. En azından ismi an (“Hoş bulduk, Ahmed.”).

- Hızlı yargı: “Ahlan” diyeni ideolojik torbaya atma. Bir cümlenin arkasında onlarca motivasyon olabilir.

- Aşırı formalizm: “Doğru kalıp” ezberi, forumu memuriyet dairesine çevirir. Prosedür var; ama espri, ritim, nefes de var.

- İletişimi tek kanala sıkıştırma: Sadece yazı değil; emojinin ayarı, alıntı yapma biçimin, kaynak atman da “cevap”tır.

Kısa Bir Saha Kılavuzu

1. Karşılama: “Ehlen ve sehlen”e eşlik eden bir sıcaklık ver: “Hoş bulduk, rahat hissettim.”

2. Açıklık: Neyi konuşmak istediğini 1-2 cümlede koy: “Şu başlıkta iki itirazım var.”

3. Soru: Topluluğa top at: “Bunda mutabık mıyız?”

4. Ritüel ve mizah: Ciddiyeti öldürmeden hafif bir nükte, bariyerleri indirir.

5. Kapanış değil geçiş: “Devam edelim mi?” diyerek alan aç.

Son Çağrı: Selamı Sözden Ritme Çevirmek

“Ehlen ve sehlen” bir kapı; kapının menteşesi ise verdiğin cevabın ritmi. Stratejik netlik olmadan tartışma dağılır; empati olmadan insan kaybedersin. İkisini aynı cümlede yoğurmak mümkün:

“Ehlen ve sehlen! Hoş bulduk; başlığı üç soruyla açıyorum: Niyetimiz ne, sınırımız ne, ölçümüz ne?”

Hadi şimdi siz söyleyin: Sizce ‘doğru cevap’ diye bir şey var mı, yoksa doğru koreografi mi var? Bu başlığı, kalıp arayanların değil, anlam kuranların yeri yapalım.
 
Üst